
Bağlanma bebeğin anne rahmine düştüğü an gelişmeye başlar. Anne-bebek bağlanması hem fiziksel hem psikolojik bir eksende işler.
Güvenli bağlanma annenin bebeğinin sinyallerini görüp zamanında vereceği uygun yanıtla gelişip güçlenir. Bebeğin ağız hareketlerinden karnının acıktığını anlayıp annenin bebeğini emzirmeye başlaması, beden hareketlerinden huzursuzluğunu anlayıp kucağına alıp temasta bulunması, bazen sözel, bazen beden diliyle bebeğinin yanında ve güvende olduğunu hissettirmesi buna örnek verilebilir.
John Bowlby’nin bağlanma kuramına göre anne bebek bağlanması güvenli ve güvensiz bağlanma olarak ikiye ayrılır. Bu kurama göre bebeğin erken dönemde kendisine gösterilen ebeveynlik tutumları, annesi ile güvenli ya da güvensiz bağlanması onun yetişkin hayatındaki psikolojik dayanıklılığı, sosyal hayattaki duruşu ve ikili ilişkileri konusunda oldukça belirleyici bir roldedir.
Yaşamın ilk yıllarında ihtiyacı ebeveyn tarafından karşılanan bebekte ‘güvendeyim’ hissi gelişerek ‘dünya güvenli bir yer’ bilişine evrilir. Kurama göre güvensiz bağlanma, kendi içerisinde kaygılı, kaçınmalı ve karmaşık bağlanma olarak üçe ayrılır ki bu tip bağlanmalarda anne bebek arasında duygusal açıdan temelde bir yakınlık ve aheng yoktur. Fiziksel ve duygusal temastan mahrum kalan bebekte nöral ağlar bu paralelde gelişir. Bu durumda ‘dünya güvenli bir yer değildir.’ ve güvensiz bağlanma yetişkin hayatta problemlerle ve ikili ilişkilerde baş etme repertuvarına olumsuz olarak sirayet edecektir.
Onlarca uzman, yüzlerce ebeveynlik kitabı ve modern ebeveynlik modelleri değildir bebek için ‘en doğru’ ve ‘en iyi’ olan. Bir bebek için en doğruyu annesi bilir ve anne uzman kişidir.
留言